KAZDAĞLARI
Ana Sayfa
Yeri
Coğrafi Özellikleri
Bitkileri
Hayvanları

Kültür Değerleri

Fotoğraf Galerisi

Gezi Güzergahları

Yakın Çevremiz

                   Ayvalık

                   Edremit

                   Behramkale

                   Bozcaada

                   
Burhaniye

                   Küçükkuyu

Uzaklar

Kılavuzluk Hizmetleri

Konaklama

Ziyaretçi Defteri

İletişim




 
AYVALIK HAKKINDA GENEL BİLGİLER
 
 

Bu açıklama Ayvalık Turizm Müdürü Mustafa TEKİN tarafından gönderilmiştir. Kendisine teşekkür ediyoruz.

 

“Ayvalık” adının (Yunanca’da Kidonia), M.Ö.330’dan beri  süregeldiği sanılmaktadır. Antik çağda  Ayvalık’ın  önündeki adalara “Hekatonnesoi” ismi veriliyordu. Bu  isim, adaların en büyüğü  olan “Nesos” (Alibey) adasındaki aynı isimle söylenen Nesos antik kentinin Baş Tanrısı olan Apollondan gelmektedir. “Hekatos”, Apollon ‘un takma adıydı.Bunun için bu adalara Heketos yada Apollon adaları deniliyordu. Bugün eski Kydonia olduğu sanılan Ayvalıkta rastlanan çanak çömlek parçacıklarından Hellenistik (M.Ö.330-M.Ö.30)-Roma (M.Ö.30-M.S.395 ) çağlarına ait bir yerleşim merkezi olduğu anlaşılmaktadır.

     YAKIN  TARİHTE  AYVALIK

Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın “İlk Asker Kurşunu” Ayvalık’ta atılmıştır. 29 Mayıs 1919 günü karaya çıkan Yunan Kuvvetlerine Ayvalık’ta bulunan 172. Alay silahla karşı koymuştur. Yarbay Ali Bey Komutasında başarıyla yürütülen bu karşı koymada işgalin Ayvalık’ta kalması sağlanmıştır.Cunda Adasına “Alibey Adası” denmesi bu gönül borcunun bir ifadesidir.

Tüm çabalara rağmen 28/29 Mayıs 1919 ‘da  Yunanlılar Ayvalık’ı işgal etmişler. Bu işgal  15 Eylül 1922’ ye kadar sürmüştür. 24 Temmuz 1923’te İsviçre’nin Lozan Kentinde imzalanan  ‘’Barış Anlaşması’’ uyarınca Girit, Midilli ve Makedonya Türkleri buraya getirilerek yerleştirildiler.

     TARİHİ - TURİSTİK  DEĞERLER

     ALİBEY ADASI (CUNDA): Ayvalık’ı açık denize karşı  kapayan  bu adaya  1817’ de yapılan bir köprü ile kara yolundan geçmek mümkündür. Yazları Ayvalık’tan Alibey  Adasına  her saat motor  seferleri de  yapılmaktadır.  Adanın yüksek kesimlerinden boğazların, adaların, içiçe girmiş koyların güzellikleri seyre  değer.  Neo- Klasik Mimari hayranları, sessizlik ve doğayla birlikte olma tutkunları için en uygun yerdir Alibey sokakları.  Ada merkezinde sıralanmış balıkçı lokantalarında,  meşhur papalina, deniz mahsulleri, mezeleri ve zeytinyağlı ot yemekleriyle akşam yemeklerinin zevki hiç bir yerde bulunmaz.

    AYIŞIĞI MANASTIRI: Ayışığı Manastırı diye Türkçeleştirdiğimiz  Patriçia’daki (Alibey  Adasının kuzeye doğru uzantısı)Manastıra Birinci Köy ve İkinci Köyü  geçtikten  sonra ulaşılır. Büyük ölçüde kendine özgü yapısı ve özelliklerini koruyabilmiş. Manastırın konumu ve çevresi gerçekten büyüleyici  bir güzelliğe sahiptir.

   PORDOSELENE  KULESİ: Pordoselene Uygarlığı’nın yeri olarak gösterilen Maden Adasının tepesindeki  kuledir.

   LEKA MANASTIRI (KoruyanMeryemManastırı):  Dalyan Boğazından körfeze girerken,sol yakadaki zeytin ağaçlarının arasından  görünen, boğaza hakim manastır. Geleneksel manastır yapısının korunmuş olması, yapımında keşişlerin çalışmış olmasındandır.

TAŞLI MANASTIR YA DA TIMARHANE  ADASI: Çamlık Koyunun tam karşısında kocaman bir kayalık ve bu kayalığın dibinde küçük bir bina gibi görünen bir adadır. Tımarhane Adası mucizeleri nedeniyle bu adı almıştır.Adaya zincirlere bağlı olarak çıkanların,akılları başlarında indikleri söylenmektedir.

     ŞEYTAN SOFRASI VE ÖTEKİ TEPELER: Şeytan Sofrası harikulade bir tepedir. Deniz, koylar ve çamlıklar tepeye çıktığınızda ayağınızın altında kalır.Şeytan Sofrası, yuvarlak bir sofra gibidir. Çepeçevre sarp kayaların üzerindedir. Gün batımını seyretmek için Şeytan Sofrasına gitmek isteyenler Cumhuriyet alanından  dolmuşlarla veya Çamlıktan sonra Sarımsak yoluna devam edildiğinde bir kilometre sonra sağa işaret levhasını görüp döndüklerinde dar asfalt yolu takip edilerek ulaşabilirler.

TAVŞAN KULAKLARI TEPESİ: Şeytan Sofrası’nın yanı başındaki tepedir. Tepeye çıkıldığında, tavşan kulağı biçiminde, 3 insan  boyu yüksekliğinde iki kaya ile karşılaşırsınız. Dipleri toprakta değil, yatay plakamsı bir kayanın üzerinde durmaktadır.Manzarası harikadır.

     ÇIPLAK TEPE: Eskilerin Kalın Dağ dedikleri kraterin tepesidir. Çamlık’taki Tenis Kulübünün arkasına düşer.Zirvesinden koyları ve adaları değişik bir açıdan görme olanağı bulabilirsiniz.

   İLK KURŞUN TEPESİ: Önceki kuşağın “İlyas Peygamber” dediği tepe. Kentin hakim noktasıdır.Cumhuriyet Döneminde, düşmana atılan “İlk Asker Kurşunu Anısına” “İlk Kurşun Tepesi” adı verilmiştir. İlk Kurşun Tepesi de mutlaka  çıkılması gereken bir yerdir.

     DELİKLİ  TAŞ  VE KARTAL YUVASI: Çamlık Koyunda  iskeleye gelindiğinde uç kısma kadar yürüyüp,Tımarhane  Adasıyla bulunduğumuz yer arasındaki  boğaza bakıldığında, ayağınızın  altından  başlayan , denizin içine ilerleyen kayalıklara eskiler ‘’Kartal Yuvası’’, az ötesinde ve denizden fışkırmış gibi duran delikli, katran rengi kayaya ‘’DelikliTaş’’diyorlar.

     ADALAR : 22 adası  olan  Ayvalık aynı zamanda  bir adalar kentidir.  Cunda   Adası dışındaki adalarda yerleşim  yoktur.

İşte Adaları : Çıplak/ Yuvarlak/ Kamış/ Güneş/ Yumurta/ Kılavuz/ Taşlı/ Yelken/ Yalnız/ Küçük Maden/ Maden/ Alibey(Cunda) Hasır/ Dolap/ Kutu/ Balık/ Kayabaşı/ Çiçek / Kız/ Poyraz/ Tavuk. 

     SAATLİ CAMİİ : İlçe merkezinde İsmet Paşa Mahallesinde yerli Rumlar tarafından kilise olarak yapılmış, 1928’den sonra camiye dönüştürülmüştür.

     KİLİSELER: Ayvalık’ta kiliselerin  listesi oldukça uzundur. Bu nedenle ancak günümüze kadar gelebilmiş olan iki kiliseden bahsedilmesi yeterli olur.

    TAKSİYARHİS KİLİSESİ: Bulunduğu yer kentin  ilk mahallesidir. Müslümanlar, Hıristiyanlar bu kesimde   birlikte oturmuşlardı.

     İçindeki dini tasvirler (İkonalar) yüzyılı doldurmuş, bazıları balık derisi üzerine işlenmiş,  görülmeye değer tablolardır. Bir kaçı yakın zamanda çalınmıştır. Bilinçsiz insanların verdikleri zararlardan arta kalanlar, sanat tarihçileri, ikonograflar için ilginçtir.Restorasyon  nedeniyle kapalıdır.


    
TAKSİYARHİS KİLİSESİ: Alibey Adası’nın merkezinde bulunan bu kilise 1873’de inşa edilmiştir.İşlemeli sarımsak taşlarıyla dikkati çeken Aşağı Çeşme sırasındadır.Sahil kesiminde oturan Rumların geleneksel olarak uyguladıkları Bizans stilindedir.Adanın metropol kilisesiydi.

AYAZMA KİLİSESİ: Günümüzde kadar zeytinyağı fabrikası olarak kullanılan İon sütunlu Fenoremeni Kilisesi , Ortodokslarca içindeki kutsal su  nedeniyle ‘AYAZMA‘ olarak anılmaktadır. 

SARIMSAKLI PLAJLARI : Özellikle kilometrelerce uzanan kumsalı ve neredeyse altı aylık sezonuyla Sarımsak Plajları çok ünlüdür.Birçok konaklama tesisi, gazino ve lokantalarıyla turizme hizmet veren en yoğun yöremizdir.

     ALTINOVA : Ayvalık ilçesinin şirin bir bucağı olan Altınova, temiz sahillere sahiptir. İlçe merkezine 13 km. olan belde, eski evlerinin yanısıra piknik ve gezi yerleri ile orman içinde dinlenmeye olanak sağlamaktadır.

 

 

 




        

 



    

 

                 Fotoğrafların  izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.